Bazı Hristiyanî Mefhumlar

Hristiyanî mefhumları çok sık kullanmasak da, bâzan yazılarımızda veya genel olarak gazete, dergi veya kitablarda geçiyor. Bunlardan bazılarına değinmek istiyorum.

Abbé: ‘Abbe’. Latince ‘Abbas’ kelimesinden Fransızca’ya geçmiş bir kelime. Mânâsı: Katholik ve Orthodox Kilisesi’nde, bir erkekler manastırının en yüksek düzeyde mes’ûlü. Ortaçağ’da, Gençlerin oluşturdukları kardeşler birliğinin şefi. Keşiş olmayan bir rahibe verilen unvan (Prêtre Séculier).

Bas(z)ilika: Yunanca ‘Vasilias’ (Kral) kelimesinden. Bâb-ı Sultan. Vasilika: Kral değgin, krala aid. 1-Antik devirde, iş adamlarının kral veya naibi tarafından kabul edildiği diktörtgen biçimli mekân (saray eklentisi). 2-Ortaçağ’da Hristiyan Kilisesi’nde ‘Roma Modeli’. 3-İmtiyazlı Kilise. 4-Papa tarafından bazı adak yerlerine verilen unvân.

Cardinal: Latince ‘Cardinalis’ kelimesinden. Onun da altında ‘Cardo’ kelimesi var. ‘Cardo’: Menteşe, Menteşe mıhı, büyük perçimli menteşe, temel, asal, esâsî mânâlarına geliyor. Prélat (Prêla) pozisyonundaki şahsiyet. Kilise’de üst otorite. Kardinal, piskopos.

Mukaddes Collegium âzâsı olarak Papa tarafından seçilen prêla (kilise otoritesi). 2-Merkezî olan. Cardinalice (Cardinalis): Kardinal’e aid olan.

Aslında kardinallik bir dînî mevki olmayıp, Ortaçağ’da ve sonrasında, kralların, kiliseyi hoş tutmak üzere, onların üst düzey temsilcilerine sundukları bir feodal haq’tır. Bu sâyede, üst düzey kilise idârecileri dînî tasarruf güçlerinin yanısıra bir de, mâlî ve siyâsî güce sahib olmuşlar ve kardinaller hemen her darbede veya kirli ilişkide kritik bir karar gücü teşkil edebilmişlerdir. Günümüzde de, eskisi kadar olmamakla birlikte, emperyalist çarkın en iri dişlilerinden birini oluşturmaktadırlar.

Catéchisme: Yunanca; Katihismos: Sözlü eğitim, tahsil, sözlü olarak ve dînî mânâda geliştirme. Yunanca, ‘Katihin’ fiilinden mülhem: Yerinde, sıkı sıkı tutmak, yerinde muhafaza etmek. Latince’ye ‘Catechismus’ biçiminde geçti. Hristiyan itikâdının prensipleri üzerine eğitim, bilgilendirme, geliştirme; Latince ‘Credo’ (İnanç, İmân) kavramıyla bu mânâda örtüşür. İtikâdî mevzularda sorulan suallere cevab verme, içtihâd etme, tefsir etme. Bir kişi içun, tartışılmaz olan itikâdî-imânî mevzu: Dogma.

Clerc: 1-Kilise devletine mensub olan, kiliseye mensub olan, dîn adamı. 2-İyi bir tahsil almış olan kimse, entellektüel.

Clergé: Yunanca; Kliros: Porsiyon, parça, miras parçası. Ortaçağ’da, halkın karşısında örgütlenen dînî (Hristiyanî) cemiyet. Cemiyet’in bir parçası. Latince’ye Clericatus olarak geçiyor. Fransızca; Clergé: Bir kilisenin, bir şehrin veya bir ülkenin dîn adamları topluluğu.

Clergyman: Anglosaxon pastör.

Clericalisme: Clergé’nin siyâsete katılımını öngören fikriyat.

Curé: Küre. Latince ‘Curatus’ kelimesinden gelir. ‘İtinâ göstermek, özen göstermek’ mânâsına gelen ‘curare’ fiilinden türemiştэr. (Katholik) Bir kilise bölümünün yetkilisi. Paroisse (Paruas): Bu kelime fransızca’da, bir küre’nin gözetiminde bulunan Kilise bölümünü ifâde eder. Kelimenin aslı Yunanca ‘Parikia’ olub mânâsı: ‘Birbirine komşu ikâmet grupları’dır.

Despot: Despotis. Kelime Yunanca ‘Öğretmen, usta, üstad, yönetici’ mânâlarına gelmekte olub, herhangi bir Orthodox kilisesinin yöneticisi (yönetici papaz) mânâsına gelir. Zaman içinde mânâ genişlemesine uğrayarak, ‘mutlak güç sahibi, tiran, hükümdar, zalim’ mânâlarını da yüklenmiştir.

Diocese: Yunanca; Διοικησις (Diikisis) kelimesinden gelir ve mânâsı, ‘İdâre’dir. Bir piskoposun (episkopos, eveq) veya bir başpiskopos’un (arhiepiskopos, arşeveq) hüqmü altında bulunan kilise bölümü, varlığı. L’Eglise de Diocese: Diocese Kilisesi (Kathedral).

Eklesiastik: Yunanca ‘Eklisia’ (Kilise) kelimesinden mülhem. Fransızca’ya ‘Egliz’ olarak geçmiş ve onu sıfatı olarak da ‘Ecclésiastique’ hâlini almıştır. Kilise’ye değgin mânâasına.

Episkopi: Yunanca; Epi+Skopia. Denetleme, gözetleme, göz kulak olma. Latince’ye ‘Episcopatus’ biçiminde giriyor. Piskopos’un fonksiyonunu ifâde eder. Piskoposluk.

Episkopos: Yunanca; Epi: Üstte, üzerinde+Skopos: Bakan, kontrol eden, denetleyen, gözleyen, kelimelerinin yanyana gelmesiyle teşekkül etmiş bir kelimedir. Piskopos mânâsına. Piskopos kelimesi de, Episkopos kelimesindeki ‘E’ harfinin düşürülmesiyle oluşturulmuş bir kelimedir. Fransızca; Evêque (Evêq). Hristiyan rahiblik hiyerarşisinde en yüksek makâmdır. Anglikan ve Orthodox Kilise’lerinde bir ‘Diocese’in şefidir.

Arhi-Episkopos: Yunanca; Arhi: Baş, ilk+Episkopos: Piskopos kelimelerinin biraraya gelmesiyle meydana gelir. Başpiskopos mânâsına. Fr; Archévêque (Arşêvêq), İngilizce; Archibishop (Arçibişıp).

Etat Ecclésiastique: Fransızca bir terim olub, ‘Kilise Devleti’ mânâsına gelir.

Kathedral: Yunanca; Καθ-εδρα (Kath-edra) kelimesinden. Piskopos makâmı, piskopos tahtı. Kathedral Kilise: Yüksek Otorite Kilisesi. Victor Hugo, ‘gerçek Kilise St. Pierre’dir’ der. Bir diocese’in episkopal kilisesi.

Kilise: Yunanca; Εκκλισια (Eklisia). Meclis mânâsına. Latince’ye, ‘Ecclesia’ şeklinde geçti. Fransızca; Eglise (Egliz). 1-Hristiyan mâbedi, 2-İlk Hristiyanları biraraya getiren meclis. Ekümenik Kilise: Bütün Hristiyanları cem eden büyük Hristiyanlık ideali(nin kilisesi). 3-Hristiyanlık bağlılarının biraraya gelişi: Dînî komünyon. Örn: Orthodox Kilisesi. Roma Kilisesi: Vatikan.

Mitropolitis: Metropolit. Orthodox Kilisesi’nde; bir şehri veya bölgeyi dînî mânâda en üst seviyede temsil eden piskopos.

Papaz: Pope. Yunanca; Papus: Büyük baba, dede, ata. Rusça ‘Pop’: Papaz. Slav-Orthodox Kilisesi’nin rahibi: Papaz. Yunan Kilisesi’nin rahibi: Papas.

Papa: Latince Papa. Fr; Pape. Roma Katholik Kilisesi’nin en yüksek otoritesi, şefi. Souverain Pontife (Suvören Pontif): Pontif Hüqümrân, Papa: Katholik Hristiyanlar’ın ‘Le Saint-Père’i yani ‘Aziz Baba’sı.

Pastör: Latince ‘Pastor’: 1-Çoban, 2-Lider, kanaat önderi, şef, idâreci. ‘İyi Çoban’: Kaçan veya kaybolan koyunu bulan; Hz. Îysâ. 3-Protestan inancının rahibi, şefi.

Patrik: Yunanca; Patera: Baba. Latince Pater: Baba. 1-Âsil bir ailenin babası. Bizans imparatoru Konstantinos tarafından ihdâs edilmiş olan bir unvân. İmparatorluk hiyerarşisinde, imparatordan sonra gelen en yüksek makâmın sahibi: Patriarhis (Baş Patrik). Patriarhis. Yunanca; Aile reisi. Eskiden, Roma Kilisesi’nde, çok mühim makâmlarda bulunan piskoposlara verilen bir unvân; örneğin, Antakya Patriği. 2-Latin âyinlerini tatbik etmeyen bir Kilise’nin şefi. 3-Roma Kilisesi’nden ayrılan (shismatik veya heretik). 4-Eski Ahid’de bahsi geçen ve uzun ve semereli bir hayat sürmüş olan aile babaları: Hz. İbrahim’den Hz. Musa’ya kadar. Orthodox Kilisesi’nin en üst düzeydeki temsilcisi.

Patroloji: Kilise Babaları’nın eserleriyle ilgilenen ilim dalı, Patristic.

Pontife: Latince, ‘Pontifex’ kelimesinden mülhem. ‘Pons’: Köprü+Fex: (Facio: Yapmak’dan köken alıp) ‘yapan’ mânâsına. Pontifex: Köprü yapan.

Yahudîler’in büyük rahibi. Eski Roma’da-Katholik Hristiyan âlemi’nde; Baş Mukaddes (Rahib): Yunanca karşılığı; Arhiêras veya Pondifikas. Mukaddeslik unvânı olarak Papa.

Roma şehri kurulurken, Tiberius nehri üzerinde inşâ edilen köprüyü kuran şahsı teşbihen, kasden. Kim olduğu bilinmemektedir.

Prélat: Latince ‘Praelatus’dan mülhem. ‘Öne taşınmış, tercih edilmiş’ mânâsına. Kilise’nin üst otoritesi; kardinal, piskopos vd.

Sinod: Yunanca; Συνοδος (Sinodos) kelimesinden. Συν (Sin): Ortak, eş, müşterek-Οδος (Odos): Yol, cadde, sokak, tariq. ‘Ortak Yol’ mânâsına. Latince’ye ‘Synodus’ biçiminde geçmiştir. Meclis, Asamble mânâsını almıştır. Piskopos veya başpiskoposun idâre ettiği konsil (dînî konsey). Kilise’nin genel mes’eleleri bu mecliste konuşulur. Bazı protestan kiliselerinde Pastörler birliği veya Pastörler toplantısı mânâsına. Orthodox Kilisesi’nde; ‘Αγια Συνοδος’ (Ağia Sinodos-Saint Synode): Rus Kilisesi’nin en üst konseyi.

Saint-Siège: Sen Siêj. Saint: Fr; Aziz+ Siège (Siêj): Koltuk, taht, makâm, kuşatma. Mukaddes Taht, Mukaddes Makâm mânâsına. Eskiden (ve tabiî ki şimdi de) ‘Kilise Devletleri’ mânâsına. Latince; ‘Sedicare’ ve ‘Sedare’: Oturmuş olmak, fiilinden mülhem. 1-Esas oturum yeri (Bir otorite, bir cemaat için, Makâm). Örn; Roma, Papalık’ın makâmıdır. 2-Piskopos veya Pontif’in makâmı (Siège Episcopale, Siège Pontifical). Havârîlik Makâmı (Le Siège Apostolique). Katholik Dünyâsı içun ‘Papalık’ aynı zamanda ‘Havârîlik Makâmı’dır. Orthodoxi içun ise, ‘Patriklik’ makâmı ‘Apostolik’tir.

Şapel: Latince; ‘capella’ kelimesinden. Chape (Şap): Seremoni cübbesi. Bir külte vaqfedilen yer: Oratoire. Meselâ bir şato şapeli. Saint-Martin’in külahlı cübbesinin muhafaza edildiği yer. ‘Paroisse’ (Cemaat) unvânı olmayan kilise. Âyini kutsamak içun kullanılan nesneler. Bir kilisenin şarkıcı ve ennstrumancıları. Çok kapalı bir grup: Klan.

Vaftiz: Yunanca; vaftismos: Suya daldırma. Latince’ye Baptisma olarak geçti. Kişiyi, doğuştan geldiğine inanılan günahtan (peché originel) arındırmak içun yapılan sembolik suya daldırma töreni; Hristiyanlığa giriş.

Kaynak: H.A. “Akademya’ya Doğru Sitesi”, 2001-2005 (2010 öncesi arşiv makalelerimizde yazarlarımızın adları, açık isimleriyle yayınlandıklarında makalelerini yeniden tashih ihtiyacı duyabilecekleri ihtimaline nazaran, yazarlarımızın talebi olmadıkça sadece isimlerinin baş harfleriyle paylaşılmakta, böylece bu önemli ve değerli arşivimizden kamuoyunun istifadesi amaçlanmaktadır.)

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi giriniz!

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR