İsmi Eleftherios Venizelos. Yunanistan’ın bir zamanlar (ve hâlâ) en mühim isimlerinden biri. M. Kemal’i Nobel’e aday gösteren adam. Bir Yunan. 1600’lerde Portekiz’den bir grup yahudî Yunanistan’a gelir. Evvelâ, Peloponisos’a (Mora) yerleşirler. Daha sonra, Selânik’e ve Girit’e dağılırlar. Ailelerden birinin ismi ‘Ben Zelon’ ailesidir. Yunan alfabesindeki ‘B’ (Vita) harfi ‘B’ olarak değil ‘V’ olarak okunur. Yani Yunanlar, ‘Ben’i ‘Ven’ diye okurlar. Doğal olarak, ‘Ven Zelon’ olurlar. Girit’e giden aile zaman içinde, önce ‘Veni-Zelos’ yani ‘Ven-i Zelon’ (Ben-i Zelon: Zelonoğlu), sonra ‘Ven-i Zelos’ (Ben-i Zelos) olur. Hikâye bu, yani bizim Giritli Venizelos, aslında Portekiz göçmeni bir yahudî ailenin oğlu. O nedenle, M. Kemal’i (yani normalde düşmanı) Nobel’e aday göstermesi çok anlaşılır. Yalçın Küçük bunu ya bilmiyor, yahut bildiği hâlde yazmıyor. İleride bunu anlayabileceğiz.
KKE (Komunistiko Koma Elladas: Yunanistan Komünist Partisi) dünyanın en eski ve en köklü komünist partilerinden biridir. PASOK, Nea Dimokratia (Yeni Demokrasi), Synaspismos (Sol Birlik), DİKKİ de dahil olmak üzere bugün Yunanistan siyâsetine yön veren partilerin hepsi KKE’den doğmuştur. Bizim, CHP’nin Yunanistan’daki karşılığıdır diyebiliriz. 15 dolayında standard bir milletvekili gücü ve %6 dolayında da bir oyu vardır. KKE’nin kurucu ideologu bir Yunan’dır ama ilginç bir Yunan: Avraam Ben Aroya! Nasıl? Hoş değil mi, sosyalist arkadaşlara sorsanız ‘Tesâdüf’ diyecekler. Ben de onlara katılıyorum: Hoş bir tesâdüf!
Selânik’te KKE çevresi de ilginç; bu partinin mensubları ve ileri gelenleri aynı zamanda ‘Bene Sion’ isimli bir örgütün de üyeleri ve ‘Makabi’ isimli bir spor klübleri var ve hepsi ‘Komünist’. Ne güzel! Aynı komünistlerin bir de, dil-kültür kurumu var: ‘Kadima’. 1909’da Yahudî ‘İŞÇİLER’! ‘SEO’yu kuruyorlar (Sosialistiki Ergatiki Omospondia: Sosyalist İşçi Federasyonu). 1918’e kadar otonom olarak faaliyet gösteriyor. Bu tarihte, diğer Yunan sol örgütleriyle birleşiyor ve SEKE (Sosialistiku Ergatiku Kommatos Elladas: Yunanistan Sosyalist İşçi Partisi) hâline geliyor. (Rusya’da ve Polonya’da 1890’ları iyi okuyun, paralellikleri göreceksiniz). Bu SEKE de KKE’ye evriliyor. Kurucu başkan ise Avraam Ben Aroya…
İdeolojisini Marksist olarak belirliyor. Yeri gelmişken, kimsenin söylemek istemediği Karl Marx’ın gerçek ismini de verelim artık: Mordehay Kesili.
İkinci Emperyalist Paylaşım Savaşı’nın hemen akâbinde Yunan İç Savaşı başlıyor (1946) ve 3 sene sürüyor (1949). Bu iç savaşta, Yunan aşırı sağı Naziler’e yakın bir profil çizerken, Devrimciler ‘filo-ibrânî’ bir pozisyondalar. Devrim’in öncü gücü sayılan ΕΑΜ-ΕΛΑΣ’ın içinde mebzuul miktarda yahudî var. Aslında, bu savaş bir ulusal savaştan ziyâde, bir iktidar savaşı, yahudî-egemen bir Yunanistan irâdesi mi, Hristiyan-Millîci bir Yunan irâdesi mi? Kritik soru bu. Büyük rabbi İlias Barcila, “Buradaki Yahudiler’in kurtarıcısı EAM-ELAS’dır” diyor. Demek ki, Yunanistan’ın büyük rabbisi, kurtuluşu ‘sosyalist devrim’de görüyor. Aslında, onun derdi sosyalizm’den ziyâde ‘yahudînin sosyalizmi’, gerisi hikâye, onlar geberse de farketmez.
Şimdilerde kimler var KKE’nin içinde meşhur yahudîler olarak? A. Kanelidis, İ. Kareras, H. Kamhis, M. Benakis, S. Solmon, A. Avramidis, H. Rozakis, D. Çaços ve daha bir sürü. ‘Sosyalist’! san’atkâr Mikis Theodorakis’in de bir damadı yahudî.
Komünist yahudîlerin (ki, başlarını Avraam Ben Aroya, Yannis Koen ve Kun Ventura çekiyor) Selânik’te bir gazeteleri var: Avanti. Bunlar, M. Kemal’le çok içli dışlılar, İT’yle de içiçeler. Özellikle de Talat’la çok sevişiyorlar. Bu ‘sosyalist’ ekip-M.Kemal-Talat çok iyi ilişki içindeler ve bir ayakları da İstanbul’da; oradaki Mason teşkilatı bunlarla sürekli müşterek hareket ediyorlar. Bağlantıyı, İtalyan yahudisi Emanuel Karasu kuruyor. Diğer kritik isimler şunlar: David Kohen, Rafaelo Ricci, Isaac Marchione, Nikola Forte, George Soursoc ve Yakov Suhamî…
Bütün bu şahısların, özellikle de Ben Aroya’nın, yahudî kökenli Sir Philippe Sasoon’la irtibatı var. Sir Philippe Sasoon, bir başka ünlü yahudî ailenin damadı: Rotschildlar. Rotschildlar, hem Ben Aroya’ya ve Selânik Yahudîlerine hem de İttihat-Terakki’ye yardım ediyorlar. Oyunun içinde lord Cecil Rhodes (Rodezya’ya ismini veren yahudî ve Theodor Herzl’in en mühim finansörlerinden) ve lord Riding de (gerçek ismi İsaac Mod) var ve her ikisi bakan. İkisi de Yunan komünist partisini ve İttihat-Terakki’yi destekliyor. Yani, Yunan Komünist Partisi-İT-Yahudî sermâyesi kucak kucağa ortak bir ‘yahudî devrimi’ için kolları sıvıyorlar. Tabiî ki, soydaş Venizelos da aynı tezgâhın içinde. ‘Kızıl Sultan’a! duyulan büyük kinin altında bu ittifaka engel olması var.
Aynı dönemde İtalya başbakanı da yahudî: Gioliti. Gioliti, Venizelos, Avraam Ben Aroya ve Talat iyi arkadaşlar. Fransa’da ise, Bian ve Blum var tepede. Selânik’de bulunan Bnai-Brith locası M.Kemal’e büyük destek veriyor. Bir diğer meşhur yahudî Lev Bronstein Davidovich yani Troçki de M.Kemal’e hem nakdî hem de aynî yardım yapıyor. Bu finansmanın arkasında yine Rotschild, Kun ve Leb gibi bankerler var. Bu büyük çarkın bir başka isim daha var: Bazil Zaharof. İstanbullu bir silah tüccarı. İsviçre’de bankerlik işiyle uğraşıyor ve Yunanistan’da yatırımları var. Aynı zamanda Britanya savaş endüstrisinin en büyük kurumlarından Wickers’in ortağı. Bnai-Brith locasının üyesi. Ben Aroya’nın masa arkadaşı. Yiyip içiyorlar. Silah tüccarı-banker-sosyalist lider-locacı hepsi birarada. Ortak özellikleri yahudîlik. Zaharof aynı zamanda Venizelos’un da çok yakın arkadaşı. Venizelos, Yunan ordusu için Zaharof’dan silah alıyor.
Hollanda ayağında iki yahudî var: Raul Vodenbourg ve Erasmus Levi. İkisi de bankerlik ve silah kaçakçılığı yapıyorlar. Bir de Amerikalı yahudî Henry Morgentau var. Bu, hem KKE’ye hem de Venizelos’a büyük yardım sağlıyor. Yani, Venizelos’a atfen, ‘bazı şeylere mecburdu’ özrü yalan, Venizelos bizzat işin tam göbeğinde.
Temmuz 1920’de İngiliz amiral De Robeck, bakan Lord Curzon’a yazdığı mektubda, Venizelos’dan bahisle, ‘Mr. Venizelos zâten Yunan değildir…’ diyor. ‘Giritli Venizelos’, Giritli yahudîlerin ‘Akriteht’ isimli derneğine de bol para yardımı yapıyor. Yine, Girit’te bankerlik yapan Ramel ailesi bu derneğin büyük finansörlerinden. Dernek, Hanya’yı İeruşalim (Quds) gibi görüyor ve birlikte anıyor. Meselâ, ‘Hanuşalim’ diyorlar. Özellikle 1960’ların ortalarından itibâren Mossad, Girit’i mesken tutuyor. 1976’da 6 Mossad ajanı burada yakalanıyor. Yunanlar, bir dönem Hanya’ya ‘Âgira tu Mossad’ diyorlar, yani, ‘Mossad’ın Çapası’. Mossad’ın Girit masası bile var zira Girit, Yunanistan için de ABD için de, İzrael için de stratejik önemi en yüksek yer Akdeniz’de. Girit masasına Zwi Pedro bakıyor. ΄
Girit üzerinde yürüyen bir başka politika ise, arkeolojik-kültürel. Girit’in ayrı bir medeniyet olduğu tezinden yola çıkılarak Girit cumhuriyeti hesabları hep var ve İzrael, Girit’i ‘Semit’ medeniyet olarak görüyor. Arkeolojik araştırmaları ABD ile berâber finanse ediyor. 65’de hızlandırılan arkeolojik faaliyetlerin başında yine bir yahudî’yi görüyoruz: Sâvrus Gordon. Bu isim, Minoa medeniyeti açığa çıkarma perdesiyle ajan faaliyeti yürütüyor.
Mossad, Yunan İstihbaratı’na da (EİP) sızmış durumda, sızmaktan öte etkinliği var. Dahası, bu iki istihbarat kurumu arasında işbirliği var.
Andreas Papandreu, Yunanistan’ın en mühim isimlerinden biri(ydi). Bir başka yazımızda, belgeleriyle onun bir Polonya yahudî’si olduğunu gösterdik. ‘Sosyalist’! bir hareket olarak kurulan PASOK ve kurucusu Papandreu’nun arkasındaki büyük finansörlerden biri Rockfeller hanedanı. Papandreu’nun yakınında önemli bir teknokrat var: İpâtis Stoâs. ABD’de, Kanada’da, İngiltere’de ve İzrael’de profesörlük yapmış biri. Tabiî ki, ‘aileden’ biri. Papandreu’nun yanında başka mühim isimler de var: Lissak, Vietorits, Lefeper, Donahiou, Daling, Wilkinson, Grossman,Haldiw. Bunların hepsi ‘aile’ üyeleri.
Bir de, ikinci halka var: Bunlar ‘aileden-soydan’ değiller ama ‘filo-yahudîlik’ mevzuunda birbirleriyle yarışıyorlar: Hepsi el’an PASOK’un üst düzeyi: Αkis Çohacopoulos. Ünlü yazar Fourâkis, Çohacopoulos’u, ‘sionososialistikis fatrias’ diye tanımlıyor yani, ‘Siyonist-sosyalist hizbci’. Ünlü san’atkâr ve Papandreu’nun kültür bakanı Melina Mercouri ise, ünlü fransız yahudî’si Gilles Dassin’in nikâhlısı. O nedenle, yahudî soykırımını işleyen filmler gırla gidiyor.
PASOK’un bir başka ‘yakışıklı’sı bay Kostas Smithis’e bir gün soruyorlar, soyadınız nereden geliyor diye. O da, dedem, ‘Simitçi’ymiş diyor. İyi de diyorlar, o Türkçe bir kelime, sizin dedenizle ne ilgisi var? O zamanlar Yunanistan’da da ‘Simitçi’ kullanılıyor. Yunanistan başbakanı Bay Smithis, dedesinin soyisminden yırtıyor amma isminden yırtamıyor: Aaron. Ha Simitçi Harun, ha Aaron Smithis ya da Aaron Sâmîgil. Küçük bir fark amma belki de tesâdüftür! Smithis, 2 sene evvel Thinos adasını ziyâreti sırasında bir kiliseye girdi ve ‘ISTAVROZ ÇIKARMAYI BİLMEDİĞİ İÇİN’ İkonalar’ın önünde ‘JAPON SELÂMI’ verdi. Kızının, Sinagog’daki düğün törenine hiçbir basın mensubu alınmadı. Aynı Smithis bir dönem ‘Ventoura’ soyadını kullandı. KKE’nin kurucularından ‘Ventoura’ya gönderme olarak. 1995’de Bay Smithis sanayi bakanı iken, ‘To Onoma’ (İsim) gazetesi, onun, ‘Ofer Brothers’ isimli gizli bir yahudî teşkilâtının âzâsı olduğunu yazdı. Bu teşkilât Mossad’la işbirliği içinde olan bir teşkilât.
Papandreu’nun Millî savunma ve bilâhare Eğitim bakanı Yerasimos Arsenis. Arsenis’in anası, Kefalonya ada yahudîsi ve soy ismi Razî.
Aynı dönemin, dışişleri bakan yardımcısı ise Hristos Rozakis (Rosenstein). Onun döneminde, Attiko Metro’ isimli şirket ihyâ oluyor. Şirket, Rozakis’in ‘aile dostu’ Moşe Rafail’e aid. O kim? İzrael büyükelçisinin oğlu! Hep tesâdüf ha! Kasdî bir şey yok!
Sıra geliyor Miltiadis Evert’e. Babası Atina’nın eski polis şefi. ‘Filo-Nazi’yi oynuyor. Oğlu, Nea Dimokratia’da (Yeni Demokrasi). Soyunun esas isminin Aaron-Sabbath Gutenberg olduğunu görüyoruz. Yani bir Alman yahudîsi. Tesâdüf işte!
Dönemin Yunan Kızılhaçı başkanı Yerasimos Apostolâtos da yahudî ve «Ελληνο-ισραηλινά Νέα: Yunan-İzrael Havadisleri» isimli derginin de editörü.
‘Makedonya tarihinin çarpık-sahte yazımı’ isimli kitabın yazarı, eski bakan ve milletvekili Mârtis ise bir yahudî-sever. Bunu da açıkça ifâde ediyor.
Bir başka savunma eski bakanı Varviçiotis ise, ‘Solomon Brothers’ adlı şirketin Yunanistan’daki iş tâkibciliğini yürütüyor. Tesâdüf…
Hükümete yakınlığıyla ve oradan semirmesiyle ünlü entel Adrianopoulos, Kibbutz’tan yetişme. Yatıp kalkıp, yahudîliğin nimetlerinden bahsediyor.
Atina belediyesi eski başkanı Dimitris Avramopoulos. İzrael’in en sevdiği ‘aile mensub’larından biri. ABD’deki Yahudî lobisi de ona bayılıyor.
Başka büyük bürokratlar da var; Dışişleri eski müsteşarı Marios Kamhis, Eğitim bakanlığı müsteşarı Alain İovanovitz, Askerî sanayi kurumu baş danışmanı Sabî Sabatai, Yunan Elektrik Kurumu ΔΕΗ’nin tepesinde Rafail Mosisis ve İsaac Levi, OSE’de Samuil Koen, Raio-teleoptik kurumunun başında Maria Rezân, Bianca Koen ve Jacques Menahêm, Telekomünikasyon idâresinin başında Avraâm Môrdos, Hayim Kapêtas ve Benyamin Alpalâs.
Yunan Bankası’nın (Τράπεζα Ελλάδος) yönetim kurulunda Μ. Levi, Alvertos Koen, Panos Benouzilio, Yüksek üniversite Konseyi’nde Hanaân Azarios, Benyamin Akalâi, Hristos Krisipis, H. Perez, H. Rosenstein… Tesâdüfler yağmur gibi, en kritik yerlerde onları görmek…
Dışişleri bakan eski yardımcılarından Virginia Çuderou da aileden…
Atina’da yayın yapan Belediye radyosu 9.84’ün sahibi de aileden, Jacques Menahêm.
Aslında kitâblık bir çalışma bu; Yunanistan judaik bir profil çizmeye çalıştık. Külliyat büyüdü. Detaylara girmedik. Bazı şeyleri ise-şimdilik kaydıyla-kendimize sakladık. Vesselâm…
Kaynak: H.A. “Akademya’ya Doğru Sitesi”, 2001-2005 (2010 öncesi arşiv makalelerimizde yazarlarımızın adları, açık isimleriyle yayınlandıklarında makalelerini yeniden tashih ihtiyacı duyabilecekleri ihtimaline nazaran, yazarlarımızın talebi olmadıkça sadece isimlerinin baş harfleriyle paylaşılmakta, böylece bu önemli ve değerli arşivimizden kamuoyunun istifadesi amaçlanmaktadır.)